Bu haftaki blog tasarmızda göl ayağı baş parmağında sık görülen Hallux Valgus deformitesinin etiyolojisi, değerlendirilmesi, sınıflandırılması ve tedavisinde konservatif yöntemlerini literatür çalışmaları ile inceleyeceğiz. Bacak anatomisi, yüklenme mekanikleri ve hastalıkları ile vücudun vesair bölgelerine bakarak daha katışıkşıktır. Sarrafiyeparmak ise tabanğın hem yeterince aktif olan kısmıdır hem de yere alma edilen kuvvetin çağ çağ %90’ına kadar olan bölümünü yüklenen özelleşmiş bir kısmıdır. Sarrafiyeparmakta yaşanan her türlü maraza, jurnal yaşam kalitesinde önemlice bozukluğa erkân harisabilir. Halluks Valgus; günümüzde gitgide mütezayit bir çoğunlukla rastlanan, karışma edilmediği takdirde hastanın günllük aktivitelerini ileri derecede kısıtlayan, tabanğın estetik görünümünü bozan, vecalı ve akut bir göl ayağı sarrafiyeparmağı hastalığıdır. Halluks Valgus (HV) deformitesi ilk olarak 1871’de Carl Huster tarafından tanılamamlanmış ve bir numara parmağın abduksiyon kontraktürü ve laterale deviyasyonu olarak tanım edilmiştir. Halluks valgus deformitesi, lafız demeı itibariyle göl ayağı sarrafiyeparmağının hariça açılanması olarak nitelendirilmesine karşın kompleks bir deformitedir. Ayakta kâin çeşitli patolojileri de mideermektedir. Sarrafiyeparmağın MTF eklemi, bir sesamoid mekanizması ile eklemi stabilize eden ve motor yetke sağlayıcı bir tabur intrensek sandık mevla olması sebebi ile özel bir eklemdir. Bir numara parmağın göl ayağı mekaniğindeki önemi, metatarsokuneiform eklemin lokalizasyonunun transvers ve medial longitudinal arkların kesiştiği yerde olmasından kaynaklanır. Medial longitudinal ark tabanğın en önemli abra taşıyan kuruluşsıdır ve yürüme sırasında optimal desteği esenlayabilmesi bir numara parmağın kinematiğine sınırlanmışdır. Halluks Valgus Etiyolojisi: Bacak, evrimsel tadilat sırasında esas fonksiyonu olan kavrama yeteneğinin çoğunu kaybetmiştir. Fakat bu tadilat sonucunda da adduktor hallusis kası kavramayı kolaylaştıracak yerleşime mevla olarak kalıktır. Antagonisti (bir kasın münasebetsiz davranışlevini gkalıntı kas) olan abduktor hallusis kası ise mekanik olarak dezavantajlı durumdadır. Bu imbalansın halluks valgus etyolojisi ile ilişkili olabileceği düşünülmektedir. Halluks Valgus, çoğunlukla ayakkabı giyen toplumlarda görünen bir sorundur. Halluks Valgus oluşumundaki omurga nedenin ayakkabı alışkanlığı bulunduğunu destekleyen bir meyanştırmada Lam ve Hodgsson, ayakkabı kullanan toplumlarda olağan nüfusun %33’u¨nde Halluks Valgus oluşumunda artış saptamışlardı. Ayakkabı giymeyen toplumlarda ise bu tahminın % 1,9 yöreında bulunduğunu bildirmişlerdir. Hereditenin dayanıklı çok kişide halluks valgus oluşumunu etkilediğine inanılmaktadır. Fakat kalıtım bilimi geçiş tam olarak gösterilememiştir. Ayağın pronasyonuna ve göl ayağı ön bölümünün abduksiyonuna sebep olabilecek metatarsus primus varus (MPV), pes planus, pes planovalgus, pes ekinovarus deformiteleri de halluks valgus sebepleri arasındadır. Halluks valgusun vesair intrensek nedenleri ortada aşil tendon kontraktürü, generalize eklem laksitesi, MTF (metatarsofalangeal) eklem hipermobilitesi ile poliomyelit, serebral palsi, serebrovasküler olaylar kabilinden nörolojik hastalıklar, gut, romatoid artrit, psöriatik artrit kabilinden romatizmal hastalıklar, hassaten sarrafiyeparmağın aşırı büyüklüğü, ikinci parmağın amputasyonu, polidaktili kabilinden daha seyrek göru¨nen durumlar da nüshalabilir. Bazı meyanştırmacılar halluks valgusun kadınlarda çok daha sık görünmesine ilgi çekmişlerdir. Fakat bunun sebebinin kalıtım bilimi geçişten çok bayanların erkeklere bakarak daha aşkın sivri uçlu yetersiz, topuklu ayakkabı giymeleri evetğu düşünülmektedir.